Türk Telekom 5G Hazırlıklarında Fiber Gücünü Öne Çıkarıyor
Türk Telekom, 5G altyapı dönüşümünde önemli eşiklere ulaştığını açıkladı.
Türkiye’nin dijital omurgasını güçlendirme hedefi doğrultusunda fiber yatırımlarına hız veren Türk Telekom, 5G frekans ihalesinin ardından altyapı dönüşümünde önemli eşiklere ulaştığını açıkladı. Şirketin fiber ağ uzunluğu 514 bin kilometreye çıkarken, fiberle bağlı LTE baz istasyonu oranı yüzde 56’ya yükseldi. Bu yapı, 5G döneminde yüksek bant genişliği sunabilmek için stratejik önem taşıyor.
Fiber altyapıyı ülke çapında genişletmeye devam eden Türk Telekom, 33,9 milyon haneye ulaşan fiber kapsama alanı ve 14,2 milyon fiber aboneyle 5G’ye geçiş sürecinin teknik temelini oluşturuyor. Operatör, Türkiye’nin yeni nesil teknolojilerle buluşmasında güçlü bir rol üstlenmeyi hedefliyor.
Türk Telekom Network Genel Müdür Yardımcısı Zafer Orhan, altyapı yatırımlarının hızlandığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Türkiye’yi geleceğin bağlantı mimarisine hazırlıyoruz. Fiber ağımız 514 bin kilometreye ulaştı ve 33,9 milyon haneyi kapsıyor. Fiberle bağlı LTE baz istasyonu oranımızı yüzde 56’ya çıkararak küresel hedeflerin üzerine çıktık. Yeni nesil teknolojileri etkin biçimde uygulama yetkinliğimiz, 5G döneminde hem vatandaşlar hem kurumlar için güçlü bir dijital geleceğin kapısını aralayacak.”
Orhan, imtiyaz sözleşmesinin yenilenmesiyle birlikte yatırımlarda yeni bir ivme yakaladıklarını ve dönem boyunca ülke ekonomisine 20 milyar dolar katkı sunacaklarını belirtti. Türk Telekom, 2030’a kadar FTTH/B kapsamasını 37 milyon haneye, FTTH/B abone sayısını ise 17 milyona çıkarmayı hedefliyor.
5G frekans ihalesinde istediği bantları alan operatör, abone başına en yüksek kapasiteyi sunan yapıdan biri olarak konumlandığını açıklıyor. Fiber istasyonları, yeni nesil hizmetler ve farklı dikeylerde yürütülen pilot projelerle Türk Telekom, Türkiye’nin 5G ekosistemine yön vermeyi amaçlıyor.
Türkiye’nin 5G yolculuğunda fiber altyapının güçlenmesi yalnızca mobil hızını artıran bir adım olarak görülmemeli. Bu genişleme, finansal teknolojiler için daha düşük gecikme süreleri, gerçek zamanlı işlem kapasitesi ve yapay zekaya dayalı çözümleri ölçeklendirebilecek bir bağlantı mimarisini beraberinde getiriyor. Özellikle ödeme sistemleri, açık bankacılık, uzaktan kimlik doğrulama, yüksek güvenlik gerektiren API trafiği ve bulut tabanlı finans ürünleri için fiber omurgaya bağlı 5G, operasyonel verimliliği artıracak bir temel sunuyor. Bağlantı kalitesindeki bu artış, fintek girişimlerinin yeni ürünler tasarlarken gecikme odaklı riskleri minimize etmesini sağlıyor ve gelecekte agentik modellerin çalışacağı altyapıyı da destekleyen bir çerçeve yaratıyor. Türkiye’nin genişleyen fiber ağı, fintek ekosistemi açısından yalnızca bugünün ihtiyaçlarını karşılayan bir yatırım değil; önümüzdeki yıllarda veri yoğun modellerin işleyişini destekleyen stratejik bir hızlandırıcı niteliği taşıyor.
